Web1 dahil olmak üzere toplulukların önem kazandığı ve toplulukları oluşturan bireylerin özgürlüklerinin ve çıkarlarının gözetildiği bir internet ekosisteminin web3 teknolojisiyle ortaya çıktığına şahit oluyoruz.
Web3 ekosisteminde yer alan %70 oranında bir kesim 90’lı yıllarda başlayan web1 olarak adlandırılan teknolojik gelişmeye tanıklık etmemiştir. Aynı şekilde %50 oranındaki kesim de web2 teknolojisinin nasıl bir beklenti ile ortaya çıkıp, sonrasında kullanıcılar adına hayal kırıklığına neden olduğunun detaylarının farkına varamamıştır. Bu olumsuz tespitler Web3 ekosisteminin daha farklı birey ve topluluk odaklı olmasını sağlayacak en önemli etken olacaktır. Bireylerin oluşturdukları topluluklar Web3 ekosisteminin ne kadar başarılı olacağını belirleyecek en önemli faktör. İlk kez bir internet teknolojisinin topluluklar üzerinden kendini tanımladığını, bireyin ön planda olduğu merkeziyetsiz ve şeffaf bir teknolojik yapı inşa ediliyor.
Web2 ekosisteminde sınırların ortadan kalktığı, dünyanın farklı yerlerinden insanların birbiriyle iletişim kurulabildiği, topluluk yaratma altyapısına sahip bir gelişmeydi. Fakat sosyal medya platformlarının ortaya çıkması ve sonrasında kullanıcıları kendi pazarlama politikalarıyla yönlendirmeleri teknolojinin derin ve tehlikeli sularıyla bizleri tanıştırdı. Kutuplaşmanın, bireyselleşmenin, gelir adaletsizliğin daha da artmasını sağlayan bu karmaşık düzen büyük teknoloji şirketlerinin daha da büyümesine neden oldu.
Web3’ün Anahtarı Topluluklar
Blokzincir altyapısıyla yeniden yapılanan Web3 ekosistemi birey ve topluluk odaklı bir internet vaat ederken, kullanıcıların verilerinin daha önemli olduğunu ve bu durumu kazanç haline getirilmesini formüle eden kullanıcı dostu bir manifestoya sahip.
Topluluk kültürü ve kollektif hareket etme yeteneği sayesinde dünyanın farklı yerlerinde aynı topluluk içinde farklı görev alan bireyler şeffaf ve adaletli bir yapı içerisinde oy kullanma kazanç elde edebilme hakkına sahipler. Toplulukların her geçen gün web3 ekosisteminde etkinliklerinin artacağı bilinen bir gerçektir. Önemli olan toplulukların merkeziyetsiz, adaletli bir yapıya evrilip, topluluk çıkarlarına göre hareket etmesi gerekmektedir.
Hibrit Topluluklar Remote Bireyler
Web3 bireylere kendi yetenekleri, ilgi alanlarıyla iş alanı açmanın yanı sıra istedikleri şekilde çalışma imkanı sağlayacak bir altyapıya sahip. Pandemi ile zorunluluk haline gelen uzaktan çalışma düzeni artık bir ihtiyaç ve tercih haline geldi. Bunun yanı sıra bireyler birden farklı projede, toplulukta görev alarak tek bir firmada çalışma zorunluluğunu ortadan kalkmış olacak.
Eski çalışma sistemlerinin ve şirket politikalarının geçerliliğini kaybettiği web3 teknolojisinde topluluk içinde katkı sağlayan bireylerin önemi her geçen gün daha da artacaktır. Görev aldıkları merkeziyetsiz topluluklarda karar alma süreçlerinde oy verme ve söz sahibi olmaları bireyleri daha da motive eden etkenler olarak görülmektedir.
Gelişen ve değişen dünyada lider kültürü ile şirket çıkarlarının başarı piramidinin en üstte olduğu dönemler web3 teknolojisiyle geride kaldı. Topluluk olarak hareket eden organizasyonların, merkeziyetsiz, şeffaf ve birey odaklı yeni yapıların geleceğin vazgeçilmez çalışma ve yönetişim modeli olacağı bir dönem bizleri bekliyor.