6 Şubat sabahı merkez üssü Kahramanmaraş olan 7.7 büyüklüğündeki deprem felaketi sonrası yeniden deprem ülkesi olduğu gerçeğini yeniden hatırladık. Fakat 10 şehri kapsayan bu afette yaşanan can kayıpları ülke olarak önemli önlemler almamız gerektiğini tekrar gösterdi.
Doğal afetlere karşı ülke olarak hazır olmak büyük bir gereklilik. (Devlet, sivil toplum örgütleri, yardım kuruluşları, enerji, internet alt yapıları, vatandaşlar) Afetlere karşı alınacak önemlerin yanı sıra, afet sonrası yapılması gereken konusunda bir görev silsilesinin aksamadan organize edilmedir. Maalesef yaşadığımız bu deprem afetinde şahit olduğumuz aksaklıklar birçok insanın yaşamına mal olduğuna tanıklık ettik. Teknolojiyi ve haberleşme ağlarının verimli bir şekilde kullanarak doğal afetlerde kayıpları azaltmanın yanı sıra lojistik konularda önem arz etmektedir.
Teknoloji ve Doğal Afetler
Ülkemizde gerçekleşen 1999 Gölcük depremi sırasında internet teknolojisinin bu kadar yaygın olmadığı bir dönemdi. Yardıma ihtiyacı olan vatandaşlardan haber almak, hangi enkaz altında kimlerin olduğunu tespit etmek maalesef çok zordu. Şu an içinde bulunduğumuz dönemde cep telefonlarının yaygınlaşması ve sosyal medya kullanımının artmasıyla insanların enkaz altından haberdar olmak çok önem arz eden bir durum olduğunu görebiliyoruz.
Aynı şekilde geçen yaz yaşadığımız orman yangınları sırasında insanların yardım talepleri ve yangın söndürme konusunda koordinasyon sağlamak adına iletişimin ne kadar önemli olduğunu ülkece test ettik. Gelinen noktada Blokzincir teknolojisi doğal afetlere önlem alma, planlama ve koordine etme konusunda ihtiyacımız olan bir teknoloji olarak karşımıza çıkıyor.
Kriz Yönetimi ve Blokzincir
Merkeziyetsiz, şeffaf geriye dönük olarak değiştirilemeyen, akıllı kontraklarla oluşturulan blokzincir teknolojisi ülkemizdeki apartmanların depreme dayanıklılık konusu başta olmak üzere birçok önemli detayı barındıracak şekilde kayıt altına alınmasını ve denetlenmesini sağlayabilir. Ayrıca doğal afet planlaması konusunda insanların konaklama başta olmak üzere acil gereksinimlerini koordine etme konusunda yol gösterici bir teknolojidir.
Doğal afetleri bir kriz dönemi olarak adlandırırsak yanlış olmaz. Kriz yönetimini uçtan uca ve ince detayına kadar planlamak ve koordine etmek blokzincir yazılım teknolojisi ile mümkün.
Doğal afet bölgelerindeki insanlara kısa zamanda ihtiyaç olan yardımları eksiksiz zamanında ulaştırmak gerçekten çok önemli. Fakat böyle durumlarda koordinasyon eksikliği ve yardım ihtiyacının detaylı bilgilendirmesinin yapılamaması yardımların ihtiyaç duyulan bölgeye kişiye ulaşması gerçekten sorun teşkil eden bir durum.
Örneğin bir yardım tırının içinde bulunan hangi malzemenin hangi bölgeye ne zaman hangi kuruma teslim edeceğinin belirsizliği, o yardımın gecikmesi sonrasında o yardıma muhtaç insanların zor durumda kalmasına neden olacaktır. Akıllı kontralarla bir yardım paketinin bile içinde yer alan malzemelerin ne olduğu, nereye, ne zaman, hangi araçla ulaştırılacağı sonrasında teslim alma süreçlerini kontrol edebilecek bir teknolojik altyapı kurmak mümkün.
Doğal afetlerde bağış toplamak ve toplanan varlıkların şeffaf bir şekilde izlenmesi blokzincir teknolojisi ile kolayca yapılabilir. Aynı zamanda ülke fark etmeksizin kripto varlıklarla bağış yapmak yardımlaşma ağını kolaylaştıran önemli bir durumdur.
Web3 Ekosisteminin Doğal Afet Dayanışması
Deprem afeti sonrası devlet kurumları başta olmak üzere birçok yardım kuruluşları kısa zamanda organize olarak afet bölgesine başta arama kurtarma ve beraberinde yardım kampanyaları başlattılar. Doğal afetlerin gerçekleştiği dönemlerde dayanışma ve yardımlaşma içinde olmak gerçekten önemli.
Ülkemizde yeni inşa edilen Web3 ekosistemi başta bireysel çabalarla sonrası topluluklar olarak örnek gösterilecek çalışmalara imza attılar. Ülkemizde ilk kez kripto para olarak Ahbap derneğinin bağış toplaması adına bir çalışma başlatıldı. MASAK’ın izni sonrası atılan bu adım örnek teşkil etmekle beraber sonrasında Web3 Derneği Kızılay için kripto para yardım kampanyası organize etti.
Kripto varlık olarak 3 milyon$ üzerinde toplanan bağışın yanı sıra ülkemizde faaliyet gösteren borsalar, tradeler yardım kampanyalarına bağışta bulundular. Web3 ekosisteminde bulunan ağlar DAO toplulukları içinde oylamalar açarak yardım kampanyasıyla bağış yaptılar.
Afet bölgesine yardım için çok fazla web3 ekosisteminde yer alan insanların gitmesi, bölgeden yardım kampanyaları organize etmesi dayanışma ruhunu gösteren bir gelişmeydi.
Bunun yanı sıra sosyal medya üzerinden yardım ve arama kurtarma taleplerini takip edip gerekli yerlere ulaştırmak konusunda uykusuz bir şekilde emek veren çok sayıda insan oldu.
Bu dayanışma ruhu üzerine koordinasyonu daha iyi planlanmış, bir web3 platformunun eksikliğini hissediyoruz. İklim değişikliğinin etkisini her geçen gün yaşadığımız, doğal afetlerin dünyanın farklı noktalarında gerçekleşmesi dayanışma ve yardımlaşma ağına ihtiyacımız olduğu gerçeğini gözler önüne seriyor.
Yarın geç olmadan bugünden geleceğin dayanışma ve yardımlaşma ağının hep birlikte planlamalıyız.